Kadim Bir Paylaşım Şekli: Mevlit Töreni
Salı, Eylül 26, 2023Mevlit töreni, Mevlid okumak ve okutmaktan ibaret değildir sadece. Bunun bir de gelen konukları güzel bir şekilde ağırlama ve uğurlama telâşı vardır. Her mevlit töreni önce niyet ve ardından ön hazırlıklarla yapılır.
Yıllar boyu süregelen bir gelenektir, adettir, kültürdür, mevlit okumak, okutmak ve dinlemek. Türk-İslâm coğrafyasında ve bilhassa Bulgaristan’da da mevlit geleneğinin köklü bir geçmişi vardır. Mevlitler uygun görülen ve dine, kültüre, geleneğe aykırı olmayan her yerde; evlerde, camilerde, mescitlerde, meydanlarda, mezarlıklarda okunmakta, okutulmaktadır. Mevlitlerin okunmasına hasıl-ı sebeb; doğan bir çocuk, vefat eden aile ferdi, yeni yapılan ev ve binalar, adak, sağlık, sıhhat, bereket, şükür ve anma olabilir.
Mevlit töreni, Mevlid okumak ve okutmaktan ibaret değildir sadece. Bunun bir de gelen konukları güzel bir şekilde ağırlama ve uğurlama telâşı vardır. Her mevlit töreni önce niyet ve ardından ön hazırlıklarla yapılır. Zamanı ve günü belirledikten sonra mevlide; Mevlid okuyan hocalar, aşcılar, tüm komşular, akrabalar, arkadaşlar, yakın köylerdeki komşular dahi davet edilir. Misafirlere sunulan ana yemek pilavdır, yanında çoğu zaman çorba da verilir. Bunların hazırlığı önceki günden başlar, tahmini davetli sayısına göre yemekler bolca hazırlanır. Önceki günden kuşbaşı doğranmış etler kazanlarda kavrulur, mevlit gününde hazır bulundurulur.
Mevlit günü, hane sahibinin yanı sıra en büyük sorumluluğu taşıyan, pilavı hazırlayanlardır. Gece yarısından sonra ya da sabahın erken saatlerinde pilav ve çorba kazanları sıra sıra dizilir, ateşler yakılır. Pilav kazanlarının her biri aynı lezzette olması için, pirinç ve etle hazırlanan pilavlar, ustaca, özenle karıştırılır ve yapılır. Davetliler, mevlit için kendilerine söylenen saat yaklaştıkça akın akın gelmeye başlar. Davetlilerin her biri hane sahibi tarafından karşılanır, hâlleri hatırları sorulur. Gelenler içeri gecer, oturur. Kadınlar ve erkekler evde okutulan mevlitlerde ayrı ayrı odalarda yer alır, çocuklar ise etrafta oynayarak, içeri dışarı koşarak bir bayram havası estirir.
Tövbe-i istiğfar ile başlayan mevlit töreni, aşırlarla, salavat-ı şerifelerle, tekbirlerle devam eder ve Mevlid üçüncü bölümün sonuna kadar okunur. Tüm katılanlar sessizce Mevlid’i dinler, sadece salavatlara ve tekbirlere yüksek seslerle iştirak eder. Okumalar tekli, ikili, dörtlü ve daha fazla okur sayısına göre değişir. Mevlit törenlerinin başka bir özelliği de şerbettir. Su ve şekerle hazırlanan şerbetlerin içine kırmızı renklendirici ve kaynatılmış karanfil katılarak güzel bir görüntü ve tat elde edilir. “Susadım gayet hararetten katı/ Sundular bir cam dolusu şerbeti” dizesinden sonra şerbetler bardaklarla önceden belirlenmiş kişiler tarafından, Mevlid okuyanlara ve dinleyenlere ikram edilir. İki saate yakın süren mevlit töreni, aşırlar, tekbirler, salavat-ı şerifeler, ilahiler ve bağışlanan dualar ile bitirilir. Namaz vakti geldiyse, namaz eda edilir. Ardından sofra bezleri açılır, sofralar kurulur, tava tava ya da tabak tabak sıcak pilavlar, yanında da helva misafirlere sunulur. Yemek yendikten sonra sofra duası yapılır ve ardından misafirler yavaş yavaş dağılmaya başlar. Her gelene hane sahibi tarafından hazırlanmış paketlerle pilav, şerbet ve helva verilir. Bunlar, yaşlı, hasta ve mevlide gelemeyenlere hazırlanan paketlerdir.
Günün sonunda hane sahibi okunan Mevlid’le, aşırlarla, getirilen salavatlarla, sunulan ikramlarla ve misafirlerine yapmış olduğu maddi ve manevi paylaşımları ile bir huzura ve feraha kavuştuğunu hisseder; bir görevi ve sorumluluğu yerine getirmenin duygusuyla rahatlar. Mevlide katılan misafirler de bu davete iştirak edebildiklerinden, bu ortamda dinledikleri Kuran-ı Kerim, getirdikleri tekbirlerin, salavatların manevi gücünü üzerlerinde hissederek evlerine huşu ve huzur içinde dönerler.